SİYASİ PARTİLERDE TEMSİL VE İMZA SİRKÜLERİ - HALUK NECDET TEKİN (TNB HUKUK DANIŞMANI

 

SİYASİ PARTİLERİN TÜZEL KİŞİLİĞİ, MERKEZ, İL VE İLÇE TEŞKİLATLARI

-2820 sayılı Siyasi Partiler Kanununun 3 üncü maddesinde yer verildiği üzere, siyasi parti, tüzel kişiliğe sahip bir kuruluştur.

-Siyasi partilerin örgütleri aynı Kanunun 7 nci maddesinde sayılmıştır. Bunlardan üçü; merkez organları ile il ve ilçe örgütleridir.

-Merkez organları büyük kongre, genel başkan ile diğer karar, yönetim, icra ve disip­lin organlarından ibarettir. (Md. 13)

-İl örgütü; il kongresi, il başkanı, il yönetim kurulu ve il disiplin kurulundan oluşur. İl başkanı ile il yönetim kurulu il kongresince seçilir. İl başkanı en çok üç yıl için seçilir. (Md. 19)

-İlçe örgütü; ilçe kongresi, ilçe başkanı, ilçe yönetim kurulu ve kurulmuş ise belde teşkilatından meydana gelir. İlçe başkanı ile ilçe yönetim kurulu ilçe kongresince seçilir. İlçe başkanı en çok üç yıl için seçilir. (Md. 20)

SİYASİ PARTİYİ TEMSİL

2820 sayılı Siyasi Partiler Kanununun 15 nci maddesinde yer verildiği üzere;

-Siyasi partiyi temsil yetkisi, merkezin organı durumunda olan genel başkana aittir.

-Parti genel başkanı, en çok üç yıl için büyük kongrece seçilir.

-Kural olarak parti adına dava açma ve davada husumet yetkisi, genel başkana aittir.

-Ancak, parti adına dava açma ve davada husumet yetkisi genel başkana ait olmakla birlikte, parti tüzüğünün göstereceği parti mercileri de ona izafeten bu yetkileri kullanabilirler. Genel başkana izafeten bu yetkileri kullanan kişiler, yetkilerini kanıtlamak için bu hususu gös­teren belgeleri ibraz etmek zorundadırlar.

-Genel Başkanın yokluğunda kendisine kimin vekâlet edeceğine ilişkin düzenleme için parti tüzüğüne bakılması gerekmektedir.

İL VE İLÇE ÖRGÜTLERİNİN TEMSİL YETKİSİ, GÖREVLİLERİN İMZA SİRKÜLERİ

a) Temsil

Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 14.03.2019 tarihli, E.2018/4299, K. 2019/1484; 21. Hu­kuk Dairesinin 22.11.2018 tarihli, E. 2017/3314, K. 2018/8619; 9. Hukuk Dairesinin 22.5.2006 tarihli E. 2005/36051, K. 2006/15141 ve 13. Hukuk Dairesinin 25.1.2005 tarihli, E. 2004/12525, K. 2005/824 sayılı kararlarında da açıklandığı üzere;

Siyasi parti il ve ilçe örgütlerinin tüzel kişiliklerinin bulunmaması nedeniyle siyasi parti il ve ilçe örgütleri tarafından siyasi parti adına dava açılamayacağı gibi, kendilerine husumet­te yönlendirilemez. Siyasi Partiler Kanununa göre siyasi partiyi, yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda genel merkez (siyasi parti genel başkanı) temsil eder. Aşağıda açıklanan istisna dışında il ve ilçe örgütlerinin siyasi partiyi temsil yetkileri ise bulunmamaktadır.

Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 12.12.2019 tarihli, E. 2019/436 ve K. 2019/5146 sayılı kararında yer verildiği üzere; 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanununun 71 inci maddesi hükmü uyarınca, siyasi partilerin il ve ilçelerdeki teşkilat kademeleri tarafından parti tüzelkişiliği adına sözleşme yapılmasına ve yükümlülük altına girilmesine ilişkin esaslar, merkez karar ve yönetim kurulunca tespit olunur. Siyasi partilerin tüzüklerine göre merkez karar ve yönetim kurulunca önceden yazılı yetki verilmediği veya sonradan bir kararla onaylanma­dığı takdirde, partinin teşkilat kademelerinin yaptıkları hizmet sözleşmeleri de dâhil her türlü sözleşme ve giriştikleri yükümlülüklerden dolayı, parti tüzelkişiliği hiçbir suretle sorumlu tutu­lamaz; merkez karar ve yönetim kurulu veya genel başkan veya parti tüzelkişiliği aleyhine takipte bulunulamaz. Bu takdirde sorumluluk, sözleşmeyi yapan veya yükümlülük altına giren kişi veya kişilere ait olur.

Bu nedenle, siyasi parti il ve ilçe örgütlerinin parti tüzelkişiliği adına sözleşme yapma­ları ve yükümlülük altına girmeleri ancak tüzüklerine göre merkez karar ve yönetim kurulunca kendilerine önceden yazılı yetki verilmesiyle mümkündür. Kural olarak siyasi parti adına iş­lem yapma yetkisi bulunmayan il ve ilçe görevlilerinin, noterliklerde parti tüzel kişiliği adına işlem yaptırmak istemeleri halinde, seçildiklerine dair belgeler ile bu işlemi yapmaya yetkili olduklarını gösteren merkez karar ve yönetim kurulunca kendilerine verilmiş yazılı yetki bel­gesini ibraz etmeleri gerekmektedir.

b) İmza sirküleri

İmza sirküleri, Türk Dil Kurumunca, “bir resmî daire veya ticari kuruluşta imza atmaya yetkili kimselerin imza örneklerini öncelik sırasına göre içeren imza belgesi.” olarak tanım­lanmış olup, asıl işlevi, görevli kişinin sahip bulunduğu sıfat altında kullanacağı imzasını gös­termesidir.

Bilindiği üzere; ticaret şirketleriyle ilgili olarak noterlikte yapılan imza sirküleri; kaynağı, sözleşme veya yetkili organlar tarafından verilmiş bir karar olan temsil yetkisinin belgeye aktarılması ile birlikte imzanın onaylanmasıdır. Ancak bu imza sirküleri, düzenlendiği gün şirketi temsile yetkili olanlar dikkate alınarak oluşturulmakta ve sonra yapılan değişiklikle­ri içermemektedir. Bu nedenle ticaret şirketlerine ait imza sirkülerinin işlemlerde kullanılması halinde, bir değişiklik olup olmadığının anlaşılabilmesi için anlık olarak MERSİS’e işlenen ve elektronik ortamda görüntülenebilen ticaret sicili kayıtlarına mutlaka bakılması icap etmekte­dir.

Ticaret şirketleri dışında kalan kurum ve kuruluşların temsilcilerinin ve bunlara verilen yetkilerin ise noterler tarafından ticaret şirketlerinde olduğu gibi elektronik ortamda sorgula­maları yapılamamaktadır. Dolayısıyla bunların işlemlerinde imza sirkülerine değil, temsil yet­kisinin kaynağını oluşturan belgelere dayanılmalıdır.

Uygulamada bazı noterlikler tarafından, siyasi parti il ve ilçe örgütleri gibi tüzel kişilik­leri bulunmayan kuruluşların, kendi yönetim kurullarında aldıkları ve yapamayacakları işleri de içeren kararlara dayalı olarak imza sirküleri düzenlendiği ve bunlarla da işlemler yapıldığı Birliğimize ulaşan bilgilerden anlaşılmaktadır.

Yukarıda açıklandığı üzere; siyasi parti il ve ilçe başkanları ile il ve ilçe yönetim kurul­ları il ve ilçe kongrelerince seçilir. Seçilen il ve ilçe başkanları ve yönetim kurulu üyeleri seçildiklerini gösteren belgeleri ibraz etmek suretiyle, bu sıfatla kullanacakları imzala­rını noterliklerde onaylatabilirler ve dolayısı ile sadece sıfat ve imzalarını gösteren sir­küler yaptırabilirler. Siyasi parti il ve ilçe başkanlarının, yönetim kurullarının görev ve yetki­leri 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu ile her partinin kendi tüzüğünde yer almaktadır. Bu sebeple temsile ilişkin yetkilerin belirlenmesinde sadece bunlar esas alınır. İl ve ilçe yönetim kurullarının temsile ilişkin kararlarını esas alarak bunları imza sirkülerine aktarmak ve bu im­za sirkülerini de temsil belgesi gibi kullanmak mümkün bulunmamaktadır. Zira noterler, bir temsil belgesi düzenlememekte, sadece ilgilinin sahip olduğu sıfatı altında kullanacağı imzayı onaylamaktadırlar.

H. Necdet TEKİN Türkiye Noterler Birliği Başkan Danışmanı