ÖRNEK VE ASILLARIN İSTENMESİ- - HALUK NECDET TEKİN- TÜRKİYE NOTERLER BİRLİĞİ BAŞKAN DANIŞMANI

HALUK NECDET TEKİN (T.N.B BAŞKAN DANIŞMANI) - TÜM MAKALELERİ


 

 

1- NOTERLİK İŞLEMLERİNDEN KİMLER ÖRNEK ALABİLİR ?

NK. nun 55 ve 94’üncü maddeleri ile örnek işlemlerine ilişkin 24 numaralı birleştirilmiş genelge hükümleri nazara alındığında, noterler tarafından yapılan ve dairede bulunan işlemlerin örnekleri ancak:

1 – İlgililerine, (NK 72 İlgili, belgelendirme isteminde bulunan kişidir.) 2 – Bunların kanuni mümessil veya vekillerine yahut da mirasçılarına,

3– Resmi daireler tarafından, konusu da belirtilmek suretiyle, noterlikte soruşturmaya yetkili kılınan kişilere,

4 – Cumhuriyet savcılarına, 5 – Mahkemelere, verilebilir.

Bu genel düzenleme dışında NK. nun 94’üncü maddesinin son fıkrası ile özel bir düzenleme de yapılmış ve Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre miras açılmadıkça, vasiyetname örneğinin, sadece vasiyeti yapana veya öz el yetkili vekiline verilebileceği belirtilmiştir. Örnek işlemlerine ilişkin 24 numaralı birleştirilmiş genelgede açıklandığı üzere, açılmamış bir vasiyetnamenin mahkemelerce istenmesi halinde dahi bu yerlere gönderilmesi mümkün bulunmamaktadır.

NK’nin 95 nci uyarınca yukarıda sayılanlardan başkasına örnek verilmesi, noterliğin bağlı bulunduğu asliye hukuk hâkiminin iznine bağlıdır.

 

2- İŞLEM İLGİLİSİ KİMDİR? İŞLEM İLGİLİSİNİN ÖRNEK ALABİLİR Mİ ?

Örnek işlemlerine ilişkin 24 numaralı birleştirilmiş genelgede belirtildiği üzere, Noterlik Kanununun 72’nci maddesinde  “İlgili,  belgelendirme isteminde bulunan kişidir.” denilmek suretiyle ‘ilgili’ kavramına Noterlik Kanunu yönünden genel ve sınırlayıcı bir tanım getirilmiştir. Temlik, feragat ve vekâlet gibi tek taraflı işlemlerde ilgili kavramı, belgelendirme isteminde bulunan işlem sahibi olarak değerlendirilecek, lehine işlem yapılanlar ‘ilgili’ olarak kabul edilmeyecektir.

Belgelendirme isteminde bulunan kişi (ilgili) her zaman için dairede bulunan işleminden örnek alabilir.

 

 

3- TEK TARAFLI İŞLEMLERDE LEHİNE İŞLEM YAPILANLAR ÖRNEK ALABİLİR

 

 

Örnek işlemlerine ilişkin 24 numaralı birleştirilmiş genelgede yer alan Adalet Bakanlığı HİGM’nin 19.01.2007 günlü ve 1163 sayılı görüşünde “Kanunun genel ve sınırlayıcı bu açık hükmü karşısında, ‘ilgili’ kavramını, temlik, feragat ve vekalet gibi tek taraflı işlemlerde lehine işlem yapılanlar ile vekalet verileni de kapsayacak şekilde yorumlamanın mümkün olmadığı,

 

ancak Noterlik Kanununun 94. maddesinde ‘vekiller’ de örnek verilebilecek kişiler arasında sayılmakla, örneğin verilmesi talep olunan işlemle tayin olunmaları halinde dahi vekillere bu işlem örneğinden verilebileceğinin düşünüldüğünü” bildirmiştir.

Temlik, feragat ve vekâlet gibi tek taraflı işlemlerde lehine işlem yapılanların dairedeki işlemden örnek almaları mümkün değildir. Ancak vekiller, talep olunan işlemle bu hususta yetkilendirilmiş ise işle örneğini alabilirler.

 

4- VEKİLLER ÖRNEK ALABİLİR Mİ ?

Noterlik Kanununun 94 üncü maddesinde ‘vekiller’ de örnek verilebilecek kişiler arasında sayılmıştır.

Örnek işlemlerine ilişkin 24 numaralı birleştirilmiş genelgede yer verilen mülga 2010/120 sayılı genel yazıyla, ellerinde vekâletname bulunan avukatların, müvekkilleri tarafından noterliklerde tanzim edilen işlemlerin örneklerini alabilecekleri duyurulmuştur. Genel yazının duyurulmasından sonra, bu durumun avukatlar dışında kişilere verilen genel vekâletleri de kapsayıp kapsamadığının bir noterlikçe sorulması üzerine konu, Yönetim Kurulunda ele alınmış ve Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünden görüş istenmiştir.

Adı geçen Genel Müdürlük tarafından gönderilen ve örnek işlemlerine ilişkin 24 numaralı birleştirilmiş genelgede yer verilen cevap yazısında “Vekalet sözleşmesinin kurulup kurulmadığının, önericinin iradesini karşı tarafa ulaştırıp ulaştırmadığının veya bu iradesinin devam edip etmediğinin, noter tarafından bilinebildiği durumlarda (açılmamış vasiyetnameler açısından özel yetki arayan kanun hükmü ayrık olmak kaydıyla) genel vekâletnameyle, Noterlik Kanununun 94/1. maddesinde belirtilen ilgilinin vekili sıfatıyla, noterliklerde yapılan işlemlerden örnek alınabilmesinin mümkün olduğu düşünülmektedir.” denilmiştir.

Sonuç olarak, HİGM’nin görüşünde belirtildiği üzere; genel vekâletname ibraz eden avukat ya da kişiler azledilmemiş iseler noterlikte bulunan müvekkillerinin işlem ilgilisi olduğu işlemlerin örneklerini alabilirler. Genel vekâletname dışında kalan vekâletnameleri ibraz eden kişilerin ise örnek alabilmeleri için bu hususta yetkilendirilmiş olmaları gerekir.

Bu durum daireden örnek istenmesi içindir. İbrazdan örnek çıkarılmasında bir sorun bulunmamaktadır. Zira işlem ilgilisi elindeki belgeyi ibraz ederek örnek istemektedir.

 

5- AVUKATLAR, AVUKAT STAJYERLERİ YA DA KATİPLERİ ÖRNEK ALABİLİRLER Mİ VE NOTERLİK EVR AKINI İNCELEYEBİLİRLER Mİ ?

 

a) Örnek alınması :

Konuya ilişkin açıklamalar örnek işlemlerine ilişkin 24 numaralı birleştirilmiş genelgede yer almaktadır. Buna göre;

 

Noterlik Kanunu'nun 94’üncü maddesi gereğince, avukatın noterlikte bulunan evraktan örnek istemesi halinde işlem ilgililerinden birisinin vermiş olduğu genel dava vekâletnamesini ibraz etmesi gerekmektedir.

Avukatlık Kanunu'nun değişik 46’ncı maddesinin birinci fıkrasında öngörülen “Avukat, işlerini kendi sorumluluğu altındaki stajyeri veya yanında çalışan sekreteri eliyle de takip ettirebilir, fotokopi veya benzeri yollarla örnek aldırabilir.” hükmü gereğince, belirtilen hususlar çerçevesinde, stajyeri olduğu ya da sekreterliğini yaptığı avukatın vekâletnamesini ibraz etmesi şartıyla işlem örneğinin verilmesini bunlar da talep edebilirler; ancak noterlik defter ve işlemlerini inceleyemezler.

Verilen örnekler ücrete tabidir.

 

b) Noterlik evrakının incelenmesi :

Örnek işlemlerine ilişkin 24 numaralı birleştirilmiş genelgede açıklandığı üzere; Avukatlık Kanunu'nun 4667 sayılı Kanun ile değişik 2. maddesinin 3. fıkrası hükmü doğrultusunda avukatlar da, Noterlik Kanunu'nun 55. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen ve noterlik evrak ve defterlerini incelemeye yetkili kimselerden sayıldığından, kanuni engel yoksa vekâletname ibraz etmek şartıyla noterlikteki evrakı inceleyebilirler. Bu sebeple, başvuru sahibi avukatın gerek duyduğu bilgilere ulaşabilmesi için, takip ettiği/edeceği bir dava nedeniyle kendisine verilmiş vekâletnameyi ibraz etmek kaydıyla noterlik işlemlerini inceleme yetkisi bulunmaktadır. Ancak, inceleyeceği bu evrak müvekkiline ait bir işlem ise örneğini de alabilir, değil ise, görevli mahkemenin kararı olmadan örneğini alması mümkün bulunmamaktadır. Vekâletname ibraz etmeyen ve ileride işlem ilgilisinden vekâlet alacağı belirsiz olan avukat noterlik işlemini inceleyemez. Aksi davranış, noterlik işlemlerinin hukuki güvenliğini zedeler

 

6- CUMHURİYET SAVCILIĞI İLE MAHKEMELER EVRAK ASLINI VEYA ÖRNEKLERİNİ NE ŞEKİLDE İSTEYEBİLİRLER?

Gerek hukuk gerekse ceza mahkemelerince tarafların istemleri veya ilgisi nedeniyle ya da imza incelemesi yaptırılmak üzere noterliklerde bulunan evrakın asıl ya da örnekleri talep edilmektedir. Zaman zaman ve son sıralarda yaygın bir şekilde, mahkemelerin ve Cumhuriyet başsavcılıklarının, noterlerin hukuki statüleri hakkında yeterince bilgi sahibi olmamaları ve noterliklerin resmi daire sayılmaları nedeniyle noterleri de devlet memuru statüsünde kabul etmeleri düşüncesiyle her hangi bir ücret ödemeden ve ödemeyeceklerini belirterek noterlik evrak asıl ve örneklerinin fotokopilerinin, tasdiksiz örneklerinin çıkarılıp gönderilmesini istedikleri, istemlerinin yerine getirilemeyeceğinin bildirilmesi üzerine Cumhuriyet savcılıklarına suç ihbarında bulundukları anlaşılmaktadır.

 

Bu durumun, yaygınlaşması, noterlikler ile mahkemeler ve Cumhuriyet başsavcılıkları arasında çok sayıda yazışmalara, zaman zamanda sürtüşmelere yol açmaktadır.

Bu durumun önlenebilmesi için; genelge ve genel yazılarımızla birlikte aşağıda yer verilen hususlarda ilgili hâkim ve Cumhuriyet savcılarına gereken açıklamaların yapılmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

a) Noter, kendine özgü bir hukuki statüsü olan kamu görevlisidir. Serbest meslek mensubu olup, noterlik dairesinin her türlü giderlerini kendisi karşılamaktadır:

Noterlik hizmet ve kurumuna ilişkin hükümlere, 1512 sayılı Noterlik Kanunu ile Noterlik Kanunu Yönetmeliğinde yer verilmiştir.

Kanunun 1 inci maddesinde noterliğin bir kamu hizmeti olduğunun ve 40 ıncı maddesinde de noterlik dairesinin resmi daire sayıldığının belirtilmesine karşılık, noter devlet memuru değil, vergi mükellefi bir serbest meslek mensubudur. Bu sebeple, aynı Kanunun 40 ncı maddesinde açıklandığı üzere noterlik dairesinin her türlü gideri notere aittir. Noter, daire ve arşivlerinin kirasını, personel dâhil tüm giderleri bizzat kendisi öder, işinin gerektirdiği cihaz, kırtasiye ve malzemeleri de kendisi temin eder.

“Noter, hukuki güvenliği sağlamak ve anlaşmazlıkları önlemek amacıyla çeşitli belge ve işlemlere resmiyet kazandıran ve kanunların öngördüğü diğer görevleri yerine getiren, belli nitelikleri ve kendine özgü bir hukuki statüsü olan kamu görevlisidir.” (Prof. Dr. Ömer ULUKAPI Noterlik Mesleği, Noterin Hak ve Yükümlülükleri)

Noter, tüm giderlerini bizzat karşıladıkları noterlik hizmetleri karşılığında tarifelerle belirlenen ücretleri alır. Aşağıda açıklandığı üzere; noterin, bu işlerin ücretsiz yapması yasak olduğu gibi, başkalarının dava ve işleri için kendisini kişisel malî bir külfet altına sokacak şekilde bir işlem yapması da mümkün değildir. Başkalarının dava ve işleri için noterin kendi kazancından harcama yapması gerektiğini düzenleyen bir yasal düzenleme de bulunmamaktadır.

b) Noterler, gereken harç, vergi ve noterlik ücretlerini almadan işlem yapamazlar ve hizmet veremezler:

Noterler, verdikleri hizmet karşılığında sahiplerinden; Noterlik Kanununun 118-120 inci maddeleri hükümleri doğrultusunda Maliye Bakanlığı tarifelerine göre devlete ait harç, damga vergisi, değerli kâğıt bedeli ve KDV ile aynı Kanunun 112-117 nci maddeleri hükümleri doğrultusunda da Adalet Bakanlığı tarafından düzenlenen ücret tarifesine göre de kendilerine ait ücretleri tahsil ederler. Noterlik ücretleri, Kanunun 114 ve 115 inci maddeler hükümleri gereğince işin tamamlanması üzerine işlemi talep edenlerden peşin olarak tahsil edilir.

 

Noterlerin, kendilerine ait ücretlerden herhangi bir şekilde indirim yapmaları ve bu ücreti almamaları Noterlik Kanununun 50 nci maddesi hükmü gereğince yasaktır. Bu yasaklılığa uyulmamasının yaptırımı, aynı Kanunun 157 ve 127 nci maddelerinde gösterilmiştir. 127 nci madde gereğince, 157 nci maddeye göre iki defa hüküm giyilmesi halinde noter "Meslekten çıkarma cezası" ile cezalandırılır.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 323 üncü maddesinin 1 inci fıkrasının (f) bendinde “Resmî dairelerden alınan belgeler için ödenen harç, vergi, ücret ve sair giderler” yargılama giderleri kapsamı içinde sayılmış ve devamı maddelerde de yargılama giderlerinin taraflardan ne şekilde alınacağı ve bu giderlerden kimlerin sorumlu olacağı açıklanmıştır.

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 324 üncü maddesinde de “soruşturma ve kovuşturma evrelerinde yargılamanın yürütülmesi amacıyla Devlet Hazinesinden yapılan her türlü harcamalar ve taraflarca yapılan ödemeler yargılama giderleri” olarak gösterilmiş ve bu giderlerin kimlere yükletileceğinin kararda gösterilmesi gerektiği belirtilmiştir.

Gerek hukuk gerekse ceza davalarında bilirkişi incelemesi, keşif gibi yargılama için gerekli görülen işler için ücretsiz bir işlem yapılmamakta, gerek bilirkişiler gerekse hâkimler ve personel yaptıkları iş karşılığında gereken ücretlerini almakta ve bunları yargılama masrafları içinde göstermektedirler.

Noterlik evrakının asıl ve örneklerinin mahkemelerce istenmesi halinde, noterlikler bunlar için (kâğıt, fotokopi çıkarılması, personel çalışması gibi) bir harcama yapmak suretiyle hizmet vermektedirler. Bir hukuk davası ya da ceza davası için, davalarda taraf olmayan noterden harcama ve ücretsiz bir işlem yapmasının istenilemeyeceği açıktır. İşlemin örneğinin çıkarılması halinde, yukarıda belirtilen Kanun maddeleri gereğince devlete ait harç ve vergiler ile ücret tarifesinde yazılı ücretlerin alınması zorunludur. Bu zorunluluk nedeniyle, serbest meslek icra eden noterlerin, kendilerine mali külfet yükleyecek şekilde ücretsiz olarak işlemin tasdiksiz fotokopisini veya örneğini mahkemelere vermeleri mümkün değildir. Mahkemelerin de, işlemlerden alınması gereken giderleri noterlerin karşılamalarını istemeleri de yargılama masraflarıyla ilgili hükümler ile Anayasa’ya aykırılık teşkil eder.

 

Gölcük 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin, tarafların delil olarak bildirdikleri noterlik evrakının onaylı örneğinin istenilmesi sebebiyle ücret ödemesi yapılmasının gerekip gerekmediği hususunda Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünden görüş istemesi üzerine, adı geçen Genel Müdürlükçe bu Mahkemeye bildirilen 03.04.2014 tarihli ve 2207/8091 sayılı yazıyla: “Bu itibarla, hukuk mahkemelerince noterlik evrakından örnek istenmesi hâlinde, 1512 sayılı Noterlik Kanununun 55. maddesinin son fıkrası delâletiyle ücret tarifesinde belirtilen miktar yazı ücreti, varsa yol tazminatı veya posta ücretinin, depo edilen ücretten karşılanması gerekmektedir. Bu durumlarda 492 sayılı Harçlar Kanununun 39. maddesi gereğince

 

harç alınamamakta ise de, ilgili kanunlarında herhangi bir muafiyet belirtilmediğinden Katma Değer Vergisi ile Değerli Kağıt bedellerinin alınabileceği,

Her ne kadar Hukuk Muhakemeleri Kanununun 221. maddesinin birinci fıkrasında "Mahkeme, üçüncü kişi veya kurumun elinde bulunan bir belgenin taraflarca ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu olduğuna karar verirse, bu belgenin ibrazını emreder." hükmü yer almakta ise de, noterlerin onaylı örneği istenen belgeyi düzenleyen konumunda olması ve noterlik işlemleri açısından özel kanun olan Noterlik Kanununun öncelikle uygulanması gerektiğinden HMK. 221/1 maddesindeki "üçüncü kişi veya kurum" kavramının noterleri kapsamayacağı,

Kaldı ki, HMK 219. maddesi uyarınca asıl olanın tarafların delillerini kendilerinin ibraz etmeleri olduğu, dolayısıyla tarafların ilgili oldukları evrakın onaylı örneğini noterden bizzat alarak mahkemeye sunabilecekleri, buna rağmen mahkeme tarafından getirtilmesini istemeleri halinde de masrafına katlanmaları gerekeceği,

Düşünülmektedir.”

Keza, Dalaman Asliye Hukuk Mahkemesinin işlem suretinin yevmiye numarası verilmeden çıkarılması hususundaki ara kararına istinaden, bu şekilde örnek çıkarılıp çıkarılamayacağı hususunda aynı Genel Müdürlükten görüş istenilmesi üzerine, Birliğimize gönderilen 26.04.2010 tarihli ve 33-4772-13048 sayılı yazıyla da “Mahkemenin Noterlik işleminin teyidini yazıyla sormasının mümkün olmasına rağmen, suretinin “aslı gibidir" şeklinde onaylanıp altının imza ile tasdiki talebinde bulunması işleminin, Noterlik Kanununun 55. maddesinin son fıkrası kapsamında “örnek” çıkarma olduğu düşünülmektedir. Asliye Hukuk Mahkemelerinin anılan maddenin ikinci cümlesi kapsamında kaldığı dikkate alındığında “yazı ücreti”nin alınmasının uygun olacağı değerlendirilmektedir.”

Yönünde görüş bildirilmiştir.

 

c) Mahkemelerin evrak asıllarını istemeleri:

aa) Yargı çevresi dışındaki mahkemelerin evrak asıllarını istemeleri :

Örnek işlemlerine ilişkin 24 numaralı birleştirilmiş genelgede açıklandığı üzere; mahkemeler tarafından yargı çevreleri dışında bulunan noterliklere doğrudan yazı yazılarak evrak aslının istenmesi hukuken mümkün bulunmayıp, bu gibi durumlarda Noterlik Kanununun 55’inci maddesine uygun olarak;

-İşlem aslının bulunduğu yer noterlik dairesinin yargı alanı içindeki hukuk hâkimliğine, davayı gören mahkeme tarafından talimat yazılarak istinabe yoluyla noterlikteki evrak aslının istenmesi; masrafın da gönderilmesi,

-Talimat yazılan hukuk mahkemesince, ilgili noterliğe yazı yazılarak işlem aslının istenmesi, işlem aslı geldiğinde 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 217 nci maddesi

 

hükmü doğrultusunda evrakın suretinin çıkartılıp aslına uygun olduğu bizzat hâkim tarafından onaylandıktan sonra, evrak aslının talepte bulunan mahkemeye gönderilmesi, onaylı suretinin de aslının yerinde saklanmak üzere notere verilmesi gerekmektedir.

Mevcutsa giderlerin de (örneğin yol gideri) mahkemece gönderilmesi icap etmektedir.

 

bb) Yargı çevresi içindeki mahkemelerin evrak asıllarını istemeleri :

Yargı çevresi içindeki mahkemelerin noterliklere başvurarak evrak asıllarını istemeleri halinde; noterlikçe, bu yazı örneği ve evrak aslı ile asliye hukuk hâkimliğine başvurulması, asliye hukuk hâkimliğince de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 217’nci maddesi hükmü doğrultusunda evrakın suretinin çıkartılıp aslına uygun olduğu bizzat hâkim tarafından onaylandıktan sonra, evrak aslının talepte bulunan mahkemeye gönderilmesi, onaylı suretinin de aslının yerinde saklanmak üzere notere verilmesi, mevcutsa giderlerin de (örneğin yol gideri) mahkemece gönderilmesi icap etmektedir.

 

cc) Evrak aslının istenmesi halinde, çıkarılacak örneğin asliye hâkimi tarafından onaylanmasının zorunlu olduğu:

Evrak aslının istenmesi halinde örneğin onaylanması için asliye hukuk hâkimliklerine başvurulduğunda zaman zaman bazı asliye hukuk mahkemeleri kendilerinin görevli olmadıklarından bahisle işlem yapmamaktadırlar.

Noterlik Kanununun 55 inci maddesinde, noterin bulunduğu yerdeki mahkemelerin evrak aslını istemeleri halinde bu hususta hangi mahkemenin görevli olduğu açıklanmamış, sadece evrak aslının başka bir yere gönderilmesinin gerekmesi halinde örneğinin, noterin bulunduğu yer hukuk hâkimi tarafından onaylanacağı hükmüne yer verilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 1 Ekim 2011 tarihinde yürürlüğe girmesinden önce noterin bulunduğu yerdeki mahkemelerin evrak aslını istemeleri halinde mülga 1988/25 sayılı genelgemiz hükümlerine göre işlem yapılmakta ve evrak aslı yerine noterlikte saklanmak üzere çıkartılacak örnek, bu yönde karar veren hâkim tarafından onaylanmaktaydı. Ancak, 1 Ekim 2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 217 nci maddesiyle bu konuda yeni bir düzenlenme getirilmiş ve her iki halde de görevli mahkemenin asliye mahkemesi olduğu açıklanmıştır. 217’nci madeninin birinci fıkrasında “Bir kişi veya kurumun elinde bulunup mahkemeye teslim edilmesi gereken belgenin aslı istendiğinde, kişi veya kurumun bulunduğu ya da belgenin teslim edileceği yerdeki asliye mahkemesi tarafından örneği onaylanarak aslı mahkemeye gönderilir yahut teslim edilir.” ikinci fıkrasında ise Mahkemece onaylanmış belge örneği, aslı gibi hüküm ifade eder.” hükmü yer  almaktadır.

 

Bu düzenlemede yeni olan husus, aslı istenilen belgenin örneğini tasdik edecek mahkemenin asliye mahkemesi olarak belirlenmesidir.

 

Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 03.12.2013 tarihli ve E.2013/997, K. 2013/18987 sayılı kararı da bu yöndedir. Sözü edilen kararda:

“Dava, davacı noterliğe ait belge aslının fotokopisinin onaylanması istemine ilişkindir. Mahkemece; mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş; karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı, Altındağ 3. Noterliğine ait belge aslının Ankara 13. İcra Hukuk Mahkemesi tarafından istenilmesi nedeniyle fotokopisinin onaylanmasını istemiştir.

Yerel mahkemece, dava konusu talebin 6100 sayılı HMK’nın 382/1.maddesine göre çekişmesiz yargı işi niteliğinde olduğu ve HMK’nun 383. maddesine göre bu tür işlerde görevsizliğine ve dava dosyasının Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 217. maddesinde “Bir kişi veya kurumun elinde bulunup mahkemeye teslim edilmesi gereken belgenin aslı istendiğinde, kişi veya kurumun bulunduğu ya da belgenin teslim edileceği yerdeki asliye mahkemesi tarafından örneği onaylanarak aslı mahkemeye gönderilir yahut teslim edilir” hükmüne yer verilmiştir. Eldeki davanın noterliğe ait belge aslının yerine konulmak üzere tasdikli suretinin talebine yönelik olduğuna göre mahkemece yukarıda anılan gerekçe ile görevsizlik kararı verilmesi doğru değildir. Anılan yön gözetilmeden görev yönünden dava dilekçesinin reddi usul ve yasaya aykırı görüldüğünden kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir” denilmiştir.

Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Çekişmesiz yargı” işlerini gösteren 382 nci maddesinin ikinci fıkrasının (g) bendinde “Noter evrak ve defterlerinden alınarak başka yere gönderilecek örneklerin mahkeme tarafından tasdiki” yönünde bir hükme yer verilmiş ise de, bu nitelikte bir uygulama bulunmadığı gibi, başka yere gönderilen örnek değil evrak aslıdır. Başka yerlere gönderilecek noterlik işlem ve evrakının örnekleri noterler tarafından bizzat çıkarılmakta, mahkemeler tarafından böyle bir görev ifa edilmemekte ve bu yönde bir işlem yapmaları da gerekmemektedir. Aynı Kanunun 217 nci maddesi hükmü karşısında bu hükmün noterlik evrakının aslının istenmesi halinde uygulanması da mümkün değildir. Noterlik Kanununun değiştirilmesine ilişkin son Komisyon’un 2015 yılında hazırladığı Taslak metinde 55 inci madde açıklamasında HMK nin 217 ci maddesi ile NK’ nin 55 inci maddesinin uyumsuz olduğu belirtilmiş ve “Ayrıca, noterlik evrakının aslını alarak örneğine

aslına uygun şerhini verecek mahkemenin HMK 217 de olduğu gibi Asli ye Mahkemeleri olarak değiştirilmesi ya da HMK 217 hükmünde değişiklik yapılması hukuki düzenlemelerin uyumluluğu açısından önem taşımaktadır yönünde görüş yazılmıştır.

Bu görüşten de anlaşılacağı üzere HMK’ nin 382 nci maddesinde evrak asıllarının verilmesine ilişkin bir düzenleme yer almamakta, bu hususta yapılacak işlemlerin aynı Kanunun 217 nci maddesine göre yerine getirilmesi zorunlu bulunmaktadır.

 

ç) Cumhuriyet savcılıklarınca evrak asıllarının istenmesi:

Örnek işlemlerine ilişkin 24 numaralı birleştirilmiş genelgede açıklandığı üzere, Noterlik Kanununun 55’inci maddesi hükmü gereğince, noterlik işlem evrakı asıllarının Cumhuriyet savcılıkları tarafından istenmesi halinde mahkeme kararı olmaksızın noterlik evrak defter ve asıllarının noterlik dairesi dışına çıkarılmasına yasal imkân bulunmamaktadır. Ceza Muhakemesi Kanununun 162. maddesinde “Cumhuriyet savcısı, ancak hâkim tarafından yapılabilecek olan bir soruşturma işlemine gerek görürse, istemlerini bu işlemin yapılacağı yerin sulh ceza hâkimine bildirir. Sulh ceza hâkimi istenilen işlem hakkında, kanuna uygun olup olmadığını inceleyerek karar verir ve gereğini yerine getirir.” hükmü mevcuttur. Bu nedenle Cumhuriyet savcılıklarınca evrak aslı istenmekte ise bağlı bulundukları yer sulh ceza mahkemesinden bu hususta karar alınması zorunludur. Bu kararın alınmasından sonra;

-Yargı çevresi  içindeki  Cumhuriyet  savcılarının  bu  kararla  noterliğe başvurmaları,

Yargı çevresi dışındaki Cumhuriyet savcılarının ise aynı şekilde noterin bulunduğu yerdeki hukuk hâkimliğine talimat yazılarak istinabe yoluyla noterlikteki evrak aslını istenmeleri,

-Her iki halde de, yukarıda mahkemeler kısmında açıklandığı üzere, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 217’nci maddesi hükmü uyarınca örneğin, asliye hukuk mahkemesi tarafından onaylanması ve cilbentte saklanmak üzere notere verilmesi, aslının da talepte bulunan Cumhuriyet savcılığına gönderilmesi,

gerekmektedir.

 

d) Cumhuriyet savcıl ıklarınca istenilecek örneklerin ücretsiz olarak verileceği, ancak yol ödeneğinin ödenmesi gerektiği :

Cumhuriyet savcısı, hâkim kararını gerektiren (noterlik evrak asıllarının talep edilmesi gibi) hallerde aynı Kanunun 162’inci maddesi gereğince ilgili sulh ceza mahkemesinden karar almak zorundadır. Bu zorunluluk dışında, Cumhuriyet savcıları ihtiyaç duydukları bilgi ve belgeleri CMK’nin 161’inci maddesi gereğince kayıtsız ve şartsız olarak doğrudan tüm kamu görevlilerinden alabilirler.

CMK’nin 161 inci maddesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 323 üncü maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde yer alan şekilde bir düzenleme mevcut olmadığı gibi, bilgi ve belgelerin temininde yerine getirilmesi gereken herhangi bir yükümlülüğe de yer verilmemiştir. Kanun koyucu, işin önemine binaen taleplerini yerine getirmeyen kamu görevlileri hakkında da her hangi bir izin veya başka bir merasim aramadan doğrudan soruşturma yapma yetkisini Cumhuriyet savcılarına tanımıştır.

 

Bu itibarla, Cumhuriyet savcılıklarınca noterlik belgelerinin örneklerinin istenmesi halinde, verilecek bu örnekler Noterlik Kanununun 55 inci maddesinin son fıkrası uyarınca noterlik ücretine tabi değildir. Ancak, örnek işlemlerine ilişkin 24 numaralı birleştirilmiş genelgede yer alan Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünün görüşünde ücret tarifesinde yer alan yol ödeneğinin talep edilebileceğini bildirdiğinden, ilgili suçüstü giderlerinden verilmesi için yol ödeneğinin ödenmesi talep edilebilir.

CMK ‘nın 161’inci maddesinde de kamu görevlilerine, istenilen belgeleri gecikmeksizin Cumhuriyet savcılıklarına verme yükümlülüğünün getirilmesi ve maddede bu belgelerin tevdii sırasında yerine getirilmesi gereken her hangi bir yükümlülüğe de yer verilmemesi nedeniyle başkaca bir noterlik gideri de talep edilemeyecektir.

 

e) Mahkemelerce istenilen örneklerden alınacak giderler:

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 323 üncü maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde “Resmî dairelerden alınan belgeler için ödenen harç, vergi, ücret ve sair giderler” yargılama giderleri içinde sayılmış ve yargılama giderlerinden sorumluluğa ilişkin hükümlere ise 326 ncı maddede yer verilmiştir.

Ceza mahkemelerinin yargılama giderlerine ilişkin hükümlere de 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 324 ve devamı maddelerinde yer verilmiştir.

“Noterlerin, yaptıkları işlemlerin gerektirdiği ücret ve diğer giderleri, yasal ayrıcalıklar ayrı olmak üzere, ilgilisinden eksiksiz olarak tahsil etmeleri gerektiği, ilgilinin resmi daire veya mahkeme olması, bu kuralın uygulanmamasını hiçbir surette haklı kılamayacağı, aksine davranışın, Noterlik Kanununun 50 inci maddesine aykırılık teşkil edeceği ve noterin sorumluluğunu gerektireceği”,

“Mahkemece örnek istenmesi halinde de 1512 sayılı Noterlik Kanununun 55. maddesinin son fıkrası delaletiyle ücret tarifesinde belirtilen miktar yazı ücretinin, varsa yol tazminatı veya posta ücreti ile birlikte notere aynı şekilde ödeneceği”,

“Bu işler için sarf edilen yazı ücreti, yol tazminatı ve posta masrafı gibi ücretlerin ceza mahkemelerinde kovuşturma giderlerinden, hukuk mahkemelerinde de depo edilen ücretten karşılanması gerektiği, soruşturmaya yetkili kişilerin, mahkemelerle icra ve iflas müdürlüklerini kapsamadığı da” örnek işlemlerine ilişkin 24 numaralı birleştirilmiş genelgede açıklanmıştır.

Sözü edilen genelgede belirtildiği üzere, mahkemelerce örnek istenmesi halinde de; 1512 sayılı Noterlik Kanununun 55’inci maddesinin son fıkrası delaletiyle ücret tarifesinde gösterilen miktarda yazı ücretinin, varsa yol tazminatı veya posta ücreti ile birlikte notere aynı şekilde ödenmesi gerekmektedir. Serbest meslek icra eden, kira, personel ücretleri, kırtasiye

 

ve benzeri giderleri kendisi karşılayan noterden, masraflarını bizzat karşılamak suretiyle örnek istenmesi Anayasa’ya ve diğer mevzuat hükümlerine aykırılık teşkil eder.

Bu itibarla, mahkemelerce örnek istenmesi halinde;

Noterlik ücret tarifesinde yazılı ücretlerin, Noterlik Kanununun 55’inci maddesinin son fıkrası ile 24 numaralı birleştirilmiş genelgede belirtildiği şekilde,

Ücret tarifesi dışında kalan harç, vergi, değerli kâğıt ve KDV’nin ise, bunlarla ilgili kanun hükümlerine göre,

Tahsil edilmesi gerekmektedir.

 

MAHKEMELERCE İSTENİLEN ÖRNEKLERDEN;

HARÇ:

492 sayılı Harçlar Kanununun 39 uncu maddesi “Kamu hukuku ile ilgili işlerde yetkili makamların isteyecekleri suretlerden harç alınmaz” hükmünü içerdiğinden harç alınmaması,

DAMGA VERGİSİ:

488 sayılı Damga Vergisi Kanununa (2) sayılı tablonun I-A/2 maddesi gereğince “Kişilerin işlemleri ile ilgili olarak resmi dairelerce görülecek lüzum üzerine yazılacak şerhler veya çıkarılacak suret, özet ve tercümeler” damga vergisinden istisna edildiğinden damga vergisi alınmaması,

DEĞERLİ KÂĞIT BEDELİ:

210 sayılı Değerli Kâğıtlar Kanununda herhangi bir bağışıklık hükmü bulunmaması nedeniyle değerli kâğıt bedelinin tahsil edilmesi,

KAT MA DEĞER VERGİSİ : 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununda da herhangi bir bağışıklık hükmü bulunmaması nedeniyle katma değer vergisinin de alınması,

Gerekmektedir.

NOT ERLİK ÜCRET T ARİFESİNDE YER ALAN ÜCRET LER :

Noterlik işlemlerine ilişkin ücretler her yıl Adalet Bakanlığınca onaylanan Noterlik Ücret Tarifesine göre alınmaktadır. Ancak, Noterlik Kanununun 55’inci maddesinde bu ücretlerle ilgili olarak özel bir düzenleme yapılmış ve bu maddenin ilk fıkrasında belirtilenler dışında diğer resmi dairelere (aynı kapsamda bulunan mahkemelere) verilecek örneklerden yalnızca yazı ücretinin alınacağı hüküm altına alınmıştır. Bu sebeple, mahkemelerin isteyecekleri örneklerden yazı ücreti dışında Noterlik Ücret Tarifesinde belirtilen diğer ücretlerin alınmaması icap etmektedir.

YOL VE POST A GİDERLERİ :

Yazı ücreti dışında Noterlik Ücret Tarifesinde belirtilen diğer ücretlerin alınmamasına karşılık, evrakın memur vasıtasıyla götürülmesi veya posta yolu ile gönderilmesi hallerinde yol veya posta giderleri alınacaktır.

 

7- İCRA MÜDÜRLERİ NOTERLİK EVR AKI ÖRNEKLERİNİ YA D A NOTERLİK İŞ VE İŞLEMLERİYLE İLGİLİ BİLGİ ALABİLİR Mİ ?

19 Haziran 1932 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun “CUMHURİYET SAVCILIĞINCA TAKİP” başlığını taşıyan 357 nci maddesi İcra dairesince kanuna göre yapılan tebliğ ve emirleri derhal yapmağa ve neticesini geciktirmeksizin icra dairesine bildirmeğe alakadarlar mecburdur. Makbul sebep haricinde tebliğ ve emirleri yapmayanlar hakkında ait olduğu dairece tahkikatı evveliyeye hacet kalmaksızın Cumhuriyet Savcılığınca doğrudan doğruya takibat yapılır” hükmünü içermektedir.

5.2.1972 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 1512 sayılı Noterlik Kanununun 55 inci maddesi de noterlik evrak ve defterlerinin incelenebilme, daire dışına çıkartılma, başka bir yere gönderilme ve örnek verme şartlarını ayrı ayrı belirlemiştir.

Örnek işlemlerine ilişkin 24 numaralı birleştirilmiş genelgede yer alan Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünün 29 Şubat 1984 gün ve 5348 sayılı görüşünde;

“Noterlik Kanununun 55 inci maddesinin;

Birinci fıkrası, noterlik evrak ve defteri nin noterlik dairesinde hangi makamlar ve kimse-

ler tarafından incelenebileceğini açıklamaktadır. Bu fıkra ile noterlik evrak ve defterlerinin ancak; mahkeme, sorgu hâkimliği, Cumhuriyet savcılığı ve resmi daireler tarafından noterlikte soruşturma ve yetkili kılınan kimselerce (inceleme konusu da belirtilmek suretiyle) incelenebileceği hükme bağlanmıştır.

Son fıkrasında ise, ilk fıkraya göre soruşturma yetkisi belirlenmiş bulun an kişi lerin ve ayrıca Cumhuriyet savcılarının soruşturmaya konu teşkil eden işl emlerin örneklerini isteyebilecekleri ve bu örneklerin ücrete tabi olmadığı belirtildikten sonra, bu durumlar dışında diğer resmi dairelere verilecek örneklerden yalnızca yazı ücretinin alınacağı hüküm altına alınmıştır.

Görüldüğü üzere açıklanan hükümde, Cumhuriyet savcıları ile noterlikte soruşturma yetkisi bulunanlar bakımından, noterlikten doğrudan örnek isteme yetkisinin varlığını gösterecek şekilde «isteyecekleri örnek» ibaresi kullanıldığı halde diğer resmi daireler bakımından

«verilecek örnek» ten söz edilerek, belli görevliler için getirilen istisna dışında resmi dairelere yasada öngörülen esas kural çerçevesinde örnek verileceği ifade edilmek istenilmiştir” denilmektedir.

Keza, aynı genelgede yer alan Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünün 29.07.2004 günlü ve 15358 sayılı görüşünde de;

“... bu bakımdan kendi adına ya da müvekkilleri adına hareket eden avukatlar ile kendi adına birey olarak müracaatta bulunacak icra müdürü unvanına sahip kişilerin bu unvanlarından bağımsız olarak 4982 sayılı Kanun çerçevesinde “başvuru sahibi” olarak kabul edileceği;

 

ancak “icra müdürü” unvanı ile kurum adına noterliklere müracaat edilmesi halinde, bu müracaatlara 4982 sayılı Kanun çerçevesinde değil, ilgili mevzuat çerçevesinde gereğinin yapılmasının doğru olacağı,

Avukatlar ve icra müdürlerinde kişilere ait kimlik ve adres bilgisi istenmesi bakımından 4982 sayılı Kanun'un 'Adli soruşturma ve kovuşturmaya ilişkin bilgi ve belgeler' başlıklı 20 nci maddesinin son fıkrasındaki '... diğer özel kanun hükümleri saklıdır.' hükmü gereğince, avukatlar ve icra müdürlerinin bu alanı düzenleyen özel kanunlara tabi olmasının gerektiği; bu çerçevede avukatlar ve icra müdürlerinin noterliklerden bir şahsa ait kimlik ve adres bilgileri bulunan belgeyi talep ettiklerinde 1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan 'Noterler tarafından yapılan işlemlerin örnekleri, ancak ilgililerine, kanuni mümessil veya vekillerine yahut da mirasçılarına verilir.' hükmü kapsamına girmesi halinde söz konusu bilgi edinme talebinin yerine getirileceği, ancak avukat ya da icra müdürünün söz konusu fıkra kapsamına girmemesi halinde, aynı Kanun'un 95 inci maddesinin birinci fıkrasına uygun olarak noterliğin bağlı bulunduğu asliye hukuk veya münferit sulh hukuk hakiminin iznine bağlı olarak belgeye erişimin sağlanmasının gerektiğibelirtilmiştir.

Her ne kadar İcra ve İflas Kanununun 357 nci maddesinde amir bir hüküm bulunmakta ise de, bu Kanun’dan sonra yürürlüğe giren 1512 sayılı Noterlik Kanununun 55 inci maddesinde daha özel başka bir düzenleme yapılarak noterlik evrak ve defterlerinin incelenebilme, daire dışına çıkartılma, başka bir yere gönderilme ve örnek verme şartları ayrı ayrı belirlenmiştir. Noterlik Kanununun 55 inci maddesinde, İcra ve İflas Kanununda yer alan amir hükmün uygulanacağına veya hariç tutulduğuna dair bir kayıt mevcut değildir.

Örnek işlemlerine ilişkin 24 numaralı birleştirilmiş genelgede açıklandığı üzere; 1512 sayılı Noterlik Kanununun 55. maddesinin son fıkrasının ilk cümlesinde soruşturmaya yetkili kişilerden söz edilmesi, icra ve iflas müdürlüklerinin bu cümle kapsamında kalmaması nedeniyle, anılan Kanunun 55 inci maddesinin ilk fıkrasında sayılanlar dışında kalan resmi dairelerin (icra müdürlüklerinin), ilgilisi bulunmadıkları bir noterlik işleminin örneğini ya da bilgisini edinmek istemeleri halinde 95 inci maddeye göre, noterliğin bağlı olduğu hâkimden alacakları izin kararı ve işin icap ettirdiği yazı ücreti  ile birlikte noterliğe başvurmaları gerekmektedir.

 

8- VERGİ İNCELEMESİ YAPMAYA YETKİLİ OLAN KİŞİ YA DA MERCİLER ÖRNEK VE BİLGİ ALABİLİR Mİ?

213 sayılı VUK’nin 135. maddesinde, vergi incelemesinin hesap uzmanları, hesap uzman yardımcıları, ilin en büyük mal müdürü, vergi denetmenleri, vergi denetmen yardımcıları veya vergi dairesi müdürleri tarafından yapılacağı; “Bilgi Verme” başlıklı 148. maddesinde de “Kamu İdare ve müesseselerinin, mükellefler veya mükelleflerle muamelede bulunan diğer gerçek ve tüzel kişilerin Maliye Bakanlığının veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olan-

 

ların isteyecekleri bilgileri vermeye mecbur oldukları” belirtilmiştir. Bu hükümler doğrultusunda, daha önce intikal eden benzer nitelikteki işlerden dolayı, Yönetim Kurulu tarafından değişik tarihlerdeki kararlarla (02.05.2003 tarih,16 ve 22.03.2005 tarih, 41 sayılı kararlarla) “vergi denetçilerince noterlerden istenilen belge örneklerinin ücret alınmaksızın verilmesi gerektiğine” karar verilmiştir. Bu nedenle, inceleme/soruşturma yapan hesap uzmanları, hesap uzman yardımcıları, ilin en büyük mal müdürü, vergi denetmenleri, vergi denetmen yardımcıları veya vergi dairesi müdürleri tarafından istenen örneklerin ücretsiz şekilde verilmesi gerekmektedir.

 

9- İHALE MAKAMLARINCA İSTENİLEN ÖRNEKLERDE NE ŞEKİLDE ŞERH VERİLECEKTİR?

Bilindiği üzere, örnek verme şekilleri Noterlik Kanunu Yönetmeliğinin 95’inci maddesinde düzenlenmiştir. Bu madde hükümlerine göre; ilgili tarafından ibraz edilip, örneğin çıkartılması ve onaylanması istenilen bir belgenin usulünce örneğinin çıkartılarak verilmesine ibrazdan örnek çıkarma, o noterlikte yapılmış bir işlemin ilgilisinin isteği üzerine yeteri kadar örneği çıkartılıp aslına uygunluğu onaylandıktan sonra ilgiliye verilmesine de, daireden örnek verme denilmektedir.

Bu şekilde çıkartılacak örneklere ne şekilde şerh verileceği de aynı madde de gösterilmiştir. Örnek verme işlemlerinde bu maddede belirtilen şerhlerin verilmesi icap etmekle birlikte, bazı ihale makamlarının, ihale için verilen örnek belgelerde (aslına uygundur) şerhini istemeleri, aksine şerhleri içeren belgeleri kabul etmemeleri üzerine konu Yönetim Kurulunda görüşülmüş ve bu makamların istedikleri örneklerde ne şekilde şerh konulacağı örnek işlemlerine ilişkin 24 numaralı birleştirilmiş genelgede içeriğine yer verilen mülga 2003/50 sayılı genelge ile duyurulmuştur.

Buna göre; “İbraz edilenin asıl olması koşulu ile ibrazdan örnek çıkarmak için noterliğe başvuran kişinin yapacağı işlemin niteliğine göre ve talebi alınmak suretiyle işlemin altına (iş bu suret aslına uygundur), şeklinde şerh konulması ve noterlik dairesinde alıkonulacak örneğin arkasına da (ibraz ettiğim aslına uygundur) ibaresi yazılıp altının ilgiliye imzalatılması suretiyle işlem yapılabilecektir.”

Burada dikkat edilecek husus, örneğin asıldan çıkarılması istemidir. İhale makamları bu şekilde istediğinden, ilgililerin bu hususu belirtmeleri gerekmektedir. Bir sıkıntı ile karşılaşılmaması için noterlerin de sahiplerine bu yönde bir hatırlatma yapmaları uygun olur. Asıl belgeden örnek çıkarılmasının ve şerhte bu durumun belli olmasının istenmesi halinde 24 numaralı birleştirilmiş genelge hükümlerine göre işlem yapılmalı, değilse şerhler Noterlik Kanunu Yönetmeliğinin 95 inci maddesine göre (ibraz edilenin aynıdır) verilmelidir.

 

 

10- FOTOKOPİ BELGELER İLE RESMİ ONAY TAŞIMAYAN BELGELERİN ÖRNEKLERİ ÇIKARILABİLİR Mİ ?

Noterlik Kanununun 96 ncı maddesi “İlgili, getirdiği her çeşit kâğıdın tamamının veya bir kısmının örneğinin çıkarılmasını istediği takdirde, noter aslındaki şekli korumak şartı ile tamamını veya istenilen kısmı aynen yazar ve sahibine istediği kadar örnek verir.” hükmünü içermektedir.

1512 sayılı Noterlik Kanununun 53 ile TBK ’nin 27 nci maddeleri dikkate alınmak suretiyle (kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı olmamak kaydıyla) ilgilinin getirdiği fotokopi belgeler ile resmi onay taşımayan belgeler dâhil her çeşit belgenin örneğinin çıkarılması mümkündür. Ancak, resmi bir onay taşımayan veya fotokopi bir belgenin örneğinin çıkarılması halinde, herhangi bir tereddüde yol açmaması bakımından şerhte bu hususların belirtilmesi uygun olur.

Örneği çıkarılacak belgenin kanuna aykırı olmaması gerekir. Haricen yapılmış bir gayrimenkul satış vaadi satış sözleşmesinin örneğinin çıkarılıp çıkarılamayacağı hususunda tereddüde düşülmüş ve konu Adalet Bakanlığına sorulmuştur. HİGM gönderdiği cevap yazısıyla “Borçlar Kanununun 213. maddesine aykırı olarak haricen tanzim edilen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi, hukuken geçersiz bir sözleşmedir. Hukuken geçerliliği olmayan bir belgeden Noterlik Kanununun 96. maddesine göre örnek çıkarılmasının ise hukukî güvenlik ilkesine aykırı olacağının” düşünüldüğünü bildirmiştir.

 

11- ÖRNEK ÇIKARILMASINDA NOTERİN SORUMLULUĞU

Uygulamada tereddüt edilen konulardan birisi budur. Örnek çıkarma işleminde noter, kişi ya da kurumların isteği doğrultusunda bir belgenin sadece örneğini çıkarmaktadır. Diğer bir anlatımla, örnek işlemine koyduğu şerhle kendisine bir belge ibraz edildiğini ve ibraz edilen bu belgenin örneğini çıkardığını ifade etmektedir. Bu belgenin aslını kullanacak merciinin bu belgenin doğruluğunu araştırma yükümlülüğü, aslı yerine kullanılmak üzere çıkarılan örneğinde de vardır. Örneği çıkarılan belgenin doğruluğunu araştırmadığı gerekçesiyle zaman zaman noterler de sorumlu tutulmaya çalışılmakta ise de, bu durum yapılan işin mahiyetinin ilgililerce bilmemesinden kaynaklanmaktadır. Adalet Bakanlığı HİGM’nin 7.2.2011 tarihli ve 1656-3918 sayılı görüşünde de bu husus açıkça belirtilmektedir. Bu görüşte; örneklere yazılan şerhin, belgenin gerçekliliği, usulüne veya amacına uygun düzenlenip düzenlenmediği hususlarını kapsamadığı açıkça ifade edilmiştir.

 

12- BİRKAÇ DİLDE YAZILMIŞ BELGENİN ÖRNEĞİNİN VERİLMESİNDE NE ŞEKİLDE HAREKET EDİLECEKTİR?

Noterlik Kanunu’nun 96 ncı maddesi gereğince ilgili, getirdiği her çeşit kâğıdın tamamının veya bir kısmının örneğinin çıkarılmasını talep edebilmektedir. Bu nedenle, şirket karar defterinde iki dilde yazılmış kararlar gibi iki dilde yazılmış belgelerin tamamının örneği çıkarılabileceği gibi, sadece Türkçe yazılan kısmının örneği de çıkarılabilir. Bu sebeple, ilgililerce sadece Türkçe kısmının örneğinin çıkarılıp verilmesinin istenmesi halinde, aslındaki şeklin korunması şartı ile bu kısmın örneğinin çıkarılarak verilmesi mümkün bulunmaktadır.

Aynı Kanunun 99 uncu maddesi uyarınca da, örneği verilmesi istenen kâğıdın yabancı dilde olması halinde, öncelikle tercüme edilmesi ve çıkarılacak örneğe bu tercümenin eklenmesi zorunludur. Türkçe ve yabancı dilde yazılmış bir belgenin tamamının (her ikisinin de) örneğinin çıkarılması istenmekte ise, 27 numaralı birleştirilmiş genelgenin 3 üncü maddesinde belirtildiği üzere, öncelikle tercüman bulundurularak metinler arasında uygunluk olup olmadığının belgelendirilmesi suretiyle işlem yapılması ve aynı genelgede açıklandığı gibi tercümanın burada yaptığı işin bilirkişilik değil, evrakın bütün içeriğini inceleyerek yasal sorumluluğu üstlenmesi itibariyle yine çevirme olarak kabul edilmesi ile buna göre örnek çıkarma ile ilgili giderlerin yanında çeviriye ilişkin giderlerin de alınması icap etmektedir.

 

 

Haluk Necdet TEKİN

TNB Başkan Danışmanı

Meslek İçi Eğitim 04 – 08 Kasım 2019 - Antalya